9310,07%0,10
39,88% 0,29
46,78% 0,17
4216,67% -0,91
6809,93% 0,00
Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Başkan Yardımcısı ve Bursa Şube Başkanı Gürhan Akdoğan, PKK’nın sözde fesih bildirisini “emperyalist bir bölme projesi” olarak nitelendirerek, Lozan Antlaşması ve Atatürk ilkelerinin hedef alındığını belirtti. Akdoğan, “Tam bağımsız, laik, demokratik Türkiye’den vazgeçmeyeceğiz” dedi.
BURSA (İGFA) - Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Genel Başkan Yardımcısı ve Bursa Şube Başkanı Gürhan Akdoğan, PKK’nın kendisini sözde feshettiğini duyurduğu bildiriye ve “Terörsüz Türkiye” projesine sert tepki gösterdi.
Akdoğan, bildirinin Lozan Antlaşması’nı, 1924 Anayasası’nı ve Türkiye Cumhuriyeti’nin temel ilkelerini hedef alan, emperyalist güçler tarafından hazırlanmış bir bölme ve parçalama girişimi olduğunu savundu.
Açıklamasında, PKK’nın bildirisinde Türkiye Cumhuriyeti’ni “soykırımcı ve asimilasyoncu” olarak nitelendirdiğini, terörist başı Abdullah Öcalan’ı “önder” ve örgütü “özgürlük hareketi” olarak tanımlayan söylemlerin hadsizlik olduğunu vurgulayan Akdoğan, bildirinin, Türk Ulusal Bağımsızlık Savaşı’nın kazanımlarını yok saydığını ve Sevr Antlaşması’nı hortlatmayı amaçlayan Büyük Ortadoğu Projesi’nin (BOP) bir uzantısı olduğunu ifade etti. Gürhan Akdoğan, “Bu bildiri, 30 Ağustos 1922 Dumlupınar’ı, 9 Eylül 1922 İzmir’i, 24 Temmuz 1923 Lozan’ı ve 29 Ekim 1923 Ankara’yı yok sayan bir hadsizlik manzumesidir” dedi.
“TERÖRİST BAŞININ MUHATAP ALINMASI KABUL EDİLEMEZ”
Gürhan Akdoğan, MHP lideri Devlet Bahçeli’nin “terörist başının TBMM’de konuşması” önerisinin toplumda şaşkınlık yarattığını ve bu tür söylemlerin, terör örgütünün siyasal uzantılarının devlet nezdinde meşrulaştırılması anlamına geldiğini belirtti. “Terörist başının muhatap alınması, hain terör örgütünün fesih bildirisi üzerinden devletimizce muhatap alınması ve içerideki siyasal uzantılarının aracılık yapması kabul edilemez” diyen Akdoğan, bu sürecin emperyalist güçlerin 40 yıldır Türkiye’yi kana bulayan projelerinin bir devamı olduğunu savundu.
“50 BİN VATAN EVLADININ KATLEDİLİŞİ UNUTULAMAZ”
Türkiye’nin geçmişte Eruh, Şemdinli, Başbağlar, Kızılay Güvenpark, İstiklal Caddesi, Vodafone Arena, Atatürk Havalimanı ve TUSAŞ gibi birçok terör saldırısında 50 bine yakın vatandaşını kaybettiğini hatırlatan Akdoğan, “Şenay Aybüke öğretmen, küçük Ecrin ve daha nicelerinin katledilişini nasıl unuturuz?” diyerek, terör örgütünün bildirisinde özeleştiri bulunmamasını eleştirdi.
Akdoğan, DEM Parti Eş Başkanı Tuncer Bakırhan’ın “Seyit Rıza ve Şeyh Sait” örneklerini vererek yaptığı açıklamaları da “Cumhuriyet’e başkaldıran, İngiliz işbirlikçisi hainlerin izinden gitme tehdidi” olarak değerlendirdi.
“YENİ ANAYASA DAYATMALARI EMPERYALİST PROJENİN PARÇASI”
Yeni anayasa tartışmalarını da eleştiren Akdoğan, bu sürecin Türkiye’nin üniter yapısını ve ulus devlet niteliğini tehdit ettiğini belirtti.
ABD’li yetkililerin geçmişte Türkiye’ye federal bir sistem önerdiğini, CIA raporlarında Türk kelimesinin anayasadan çıkarılmasının talep edildiğini hatırlattı. “Amerikan Anayasası 236 yıldır değişmezken, neden Türkiye’ye yeni anayasa dayatılıyor?” diye soran Gürhan Akdoğan, Atatürk ilkelerine ve tam bağımsızlığa vurgu yaptı. 1982 Anayasası’nın yüzde 70’inin değiştiğini, ancak temel ilkelerin korunmasının zorunlu olduğunu ifade etti.
“ROTAMIZ ATATÜRK’ÜN ROTASIDIR”
Akdoğan, açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
“Bizim bir tek rotamız var; o da Cumhuriyetimizi kuran Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının rotasıdır. Bu rota, antiemperyalist, tam bağımsız, laik, demokratik Türkiye’dir. Lozan vazgeçilmezimizdir. Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türkiye halkına Türk Milleti denir! Bu bildiri; emperyalizme karşı kazanılan Türk Ulusal Bağımsızlık Savaşını, 30 Ağustos 1922 Dumlupınar'ını, 9 Eylül 1922 İzmir’ini, 11 Ekim 1922 Mudanya’sını, 24 Temmuz 1923 Lozan'ını, 6 Ekim 1923 İstanbul'unu ve 29 Ekim 1923 Ankara’sını yok sayan bir hadsizlik manzumesidir. Emperyalizmin bu sinsi tuzakları Kurtuluş savaşımız Kuvayı Milliye destanımız ve Türk aydınlanma devrimleri ile nasıl bozulduysa şimdide öyle bozulacaktır".